Konkordato ile İflas Ertelenmesi Arasındaki Farklar Nelerdir?
-
İİK. m. 285 ile tüm borçlu ve alacaklılar konkordato talep edebilirken, sadece sermaye şirketleri ve kooperatifler İİK. m. 179/1 uyarınca iflasın ertelenmesini talep edebilirler.
-
İflasın ertelenmesi için alacaklıların rızası aranmazken, konkordatoda alacaklılar kurulu toplantısına katılan alacaklıların, İİK. m. 302’de aranan çoğunluğu sağlaması gerekmektedir.
-
Sadece borca batık olan borçlular iflasın ertelenmesini isteyebilirken (İİK. m. 179/1), borca batık olsun olmasın, borçlarını vadesinde ödeyememe tehlikesi altında olanlar (İİK. m. 285/1) konkordato talebinde bulunabilirler.
-
Konkordatoda rehinle temin edilmemiş alacaklar için konkordato süresince faiz işlemezken (İİK. m. 294/3), iflasın ertelenmesinde faizlerin işlemesi durmaz.
-
Konkordato, süre uzatımı ile beraber 29 aylık bir süreci öngördüğü halde, iflasın ertelenmesi süresi toplamda 5 yıla (ancak uygulamada 8-10 yıla kadar) çıkabilmektedir.
-
Konkordato, niteliği itibariyle “borçların tasfiyesine yönelik bir anlaşma” iken, iflasın ertelenmesi tasfiye usulü değil, iflas için bir geçici koruma tedbiridir.
-
Konkordato müracaatı için borçlunun mali durumunun bozuk olup olmamasının önemi yoktur. Fakat iflas ertelenmesinde şirketlerin ya da kooperatiflerin bu tedbire başvurması için öncelikle borca batık olmaları gerekmektedir.
-
İflasın ertelenmesi süreci, konkordato ya göre daha basit, daha seri işleyen ve daha kolay sonuç alınmasına olanak tanıyan bir kurumdur.
-
İflasın ertelenmesine, iflasın açılmasından sonra karar verilmesi mümkün değilken, konkordatonun iflas açılmasından sonra da uygulanması mümkündür.
-
Konkordato, alacaklıların çoğunluğu ile borçlunun belli bir prosedür dahilinde mutabakatına ve bunun mahkemece onaylanmasına dayandığı halde, iflasın ertelenmesinde alacaklıların katılımına gerek yoktur.
Av. iltan Ekmekçioğlu


